Stres hepimizi farklı zamanlarda ve farklı şekillerde etkiler. Büyük bir iş sunumu için endişeleniyor olabilirsiniz. Her ne ise, stresi yönetmek zor olabilir. Adaptojenlerin devreye girdiği yer burasıdır – hayatın stresli anlarıyla başa çıkmanıza yardımcı olmak için buradalar. Adaptojenler, vücudunuzun fiziksel, duygusal ve çevresel strese karşı dayanıklı olmasına yardımcı olur. Ashwagandha, rhodiola rosea ve Sibirya ginsengi gibi adaptojenler de yüzyıllardır kullanılmaktadır.
Adaptojenler, stresi azaltabilen bir grup bitki ve bitkidir. Bunu, gergin durumlara karşı direncinizi ve toleransınızı artırarak yaparlar. Adaptojen kategorisine giren 70’ten fazla bitki ve bitki vardır. Adaptojenlerin kullanımı Çin tıbbına ve Ayurveda tıbbına kadar izlenebilir. Dünya Savaşı sırasında Avrupa’da da kullanıldılar. O zamandan beri, çeşitli adaptojenler incelenmiştir. Ancak nasıl çalıştıklarını gerçekten anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
Adaptojenler Nasıl Çalışır?
Adaptojenler, stresli olduğunuzda vücudunuzda ne kadar kortizol salındığını etkileyebilir. Daha az kortizol, daha az fiziksel stres reaksiyonu anlamına gelebilir. Stres sinir, endokrin ve bağışıklık sistemlerinize bağlı olduğundan, kalp atış hızının artması gibi fizyolojik değişikliklere neden olabilir. Yine, adaptojenler vücudunuzun fiziksel olarak strese nasıl tepki verdiğine yardımcı olabilir. Adaptojen kategorisine giren bu bitkilerden bazıları aynı zamanda dikkati ve dayanıklılığı artırıyor gibi görünüyor. Adaptojenler ayrıca şu konularda da yardımcı olabilir:
- baş ağrısı
- kuru gözler
- yüksek tansiyon
- tükenmişlik
- endişe
- obezite
- insülin direnci
Kullanılan Adaptojenler Nelerdir?
Aralarından seçim yapabileceğiniz 70’ten fazla seçenekle, nereden başlayacağınızı bulmak zor olabilir.
1- Ashwagandha
Hint kış kirazı veya Hint ginsengi olarak da bilinen ashwagandha, yaprak dökmeyen bir çalıdır. Hindistan, Afrika ve Orta Doğu’nun bazı bölgelerinde yetişir. Araştırmalar, ashwagandha’nın kortizol seviyelerini ve iltihaplanmayı azaltabileceğini gösteriyor. Ayrıca yaşlanma önleyici özelliklere sahiptir ve hafızanızı ve bağışıklık fonksiyonunuzu geliştirebilir. Araştırmacıların bulduğu şey, günde 300 miligram ashwagandha almanın yalnızca kortizolü azaltmakla kalmayıp, aynı zamanda gıda isteklerini, algılanan stresi ve vücut ağırlığını da azalttığıdır. Diğer araştırmalar, ashwagandha’nın kaygıyı azaltmaya ve uykuyu iyileştirmeye yardımcı olabileceğini gösteriyor.
2- Bacopa Monniera
Tropik bölgelerde yetişen bu bitki yüzyıllardır geleneksel Ayurveda tıbbında kullanılmaktadır. Bacopa monniera ayrıca su çördük, lütuf otu ve brahmi olarak da bilinir. Araştırmaya göre bacopa monniera beyin fonksiyonlarını iyileştirebilir, stresi ve kaygıyı azaltabilir. Bacopa monniera beyni antioksidanlar aracılığıyla korur. Vücudumuzun kendi antioksidan savunma sistemindeki enzimlerin uyarılmasına yardımcı olur.
3- Panax Ginsengi
Asya ginsengi olarak da adlandırılan bu bitki Kore, Çin ve Sibirya’da yetiştirilmektedir. Panax gingseng, insülin seviyelerini etkileyebilen ve kan şekerini düşürmeye yardımcı olan bir kimyasal olan ginsenosidler içerir. Araştırmalar, panax ginseng’in yorgunluğun şiddetini de azaltabileceğini gösteriyor. Ayrıca glutatyon redüktazı ve toplam glutatyonu artırabilir. Glutatyon vücudumuzun ana antioksidanı olarak kabul edilir. Doğal detoksifikasyon sistemlerimizi düzenlemeye yardımcı oluyor.
4- Rhodiola Rosea
Bu bitki uzun zamandır geleneksel tıpta kullanılmaktadır. Avrupa ve Asya’nın daha soğuk bölgelerinde yetişir. Araştırmalar, rhodiola rosea’nın enerjiyi artırabileceğini ve yorgunluğu, bitkinliği ve tükenmişliği giderebileceğini gösteriyor. Ayrıca huzursuzluk, sinirlilik ve gerginliği azaltmaya yardımcı olabilir. Rhodiola rosea vücudunuzun ATP sentezini tetikleyebilir. Bu, mitokondrinizde üretilen kimyasal enerjidir ve hücrelerinizin içinde önemli bir enerji kaynağıdır.
5- Schisandra Chinensis
Bu meyve taşıyan asmanın anavatanı kuzey Çin’dir. Geleneksel Çin tıbbında kullanılmıştır. Beş baharatlı meyve olarak bilinen meyvesi eşsiz bir tada sahiptir. Aynı anda tatlı, tuzlu, ekşi, acı ve yakıcı olarak tanımlanmıştır. Schisandra chinensis araştırması, kan şekeri ve kortizol düzeylerini düşürmenin yanı sıra interlökin üretimini azaltmaya yardımcı olabileceğini gösteriyor. İnterlökin seviyeleri çok yüksekse, hücresel hasara neden olabilir.
6- Sibirya Ginsengi
Eleuthero olarak da bilinen Sibirya ginsengi, Çin tıbbında yüzyıllardır kullanılmaktadır. Ayrıca 60’larda ve 70’lerde Rusya’da da çalışıldı. Amerikan ginsenginden ve Asya ginsenginden farklı aktif kimyasal bileşenlere sahiptir ve araştırmalar Sibirya ginsenginin yorgunluğa, kilo vermeye yardımcı olabileceğini ve fiziksel aktiviteyi destekleyebileceğini göstermektedir. Ayrıca bilişsel işlevinizi artırmanıza yardımcı olabilir. 130 erkek ve kadınla yapılan bir çalışma yorgunluk, bitkinlik, uyku ve huzursuzluğu inceledi. Bütün bu alanlarda iyileştirmeler gördüler.
Adaptojenlerin Yan Etkileri Nelerdir?
Adaptojenler yetişkinler tarafından iyi tolere edilir, ancak bazı yaygın yan etkiler şunları içerir:
- mide bulantısı
- ishal
- kuru ağız
- baş ağrısı
- mide rahatsızlığı
Ashwagandha, itüzümü ailesine giriyor. Bazı kişiler için, patlıcangiller eklem ağrısı ve iltihaplanma gibi semptomları tetikleyebilir. Hamileyseniz adaptojenlerden kaçınmak en iyisidir. Ayrıca herhangi bir adaptojen kullanmadan önce doktorunuzla konuşmanız gerekir. Adaptojenler her derde deva değildir. Meditasyon ve yoga gibi stres yönetimi tekniklerine ve uygulamalarına devam etmelisiniz. Ancak adaptojenler size ek bir destek sağlayabilir.
Adaptojenler Nasıl Kullanılır?
Adaptojenler takviyeler, tonikler, sıvı özler, çaylar ve tozlar olarak mevcuttur. Bunları dahil etmenin bir yolu, kahve ve smoothie gibi içeceklerdir. Örneğin, bir ashwagandha yeşil çay latte deneyin. Adaptojenleri tariflerinize bile karıştırabilirsiniz. Adaptojenleri kullanmanın gerçekten hiçbir yolu yok. Günlük rejimimize adaptojenleri dahil etmek, günlük stresi azaltmanın destekleyici bir yolu olabilir.
Kaynak
Cleveland Clinic, What Are Adaptogens and Are They Healthy?, 2022