Yapılan yeni araştırmalar, meme kanseri tedavisi tamamlandıktan sonra 45 yaş ve üstündeki kadınların kardiyovasküler hastalıklar geliştirme riskinin yüksek olduğu konusunda uyarıyor.
Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre meme kanseri, doktorların tüm dünyada kadınlar arasında tanı koyduğu en yaygın kanser türü olarak karşımıza çıkıyor.
Bununla beraber meme kanseri, beyaz kadınlarda %91 ve siyahi kadınlarda %78 sağ kalma oranıyla tamamen tedavi edilebilir kanser türlerinden biri olarak biliniyor.
Meme kanseri tedavisi gören kadınlar da hayatta kalma oranı artsa da tedavinin getirdiği bazı sağlık sorunları olabiliyor. Tedavinin getirdiği geç yan etkiler kemik hasarını, erken menopoz semptomlarını ve zayıf kalp sağlığını içeriyor.
Brezilya’nın Sao Paulo eyaletindeki Paulista Eyalet Üniversitesi’ndeki Botucatu Tıp Fakültesi’nde yapılan yeni bir araştırma, meme kanseri tedavisi gören 45 yaş üstündeki kadınlarda kardiyovasküler sorunların gelişme riskinin diğer kadınlara oranla daha yüksek olduğunu ortaya koyuyor.
Kuzey Amerika Menopoz Derneği’nin bir yayını olan Menopoz dergisinde yayınlanan bulgular, meme kanseri tedavisi görmüş kadınların neden kalp rahatsızlığı riski taşıdığını gözler önüne seriyor.
Kuzey Amerika Menopoz Derneği genel müdürü Dr. JoAnn Pinkerton, bu son çalışmaya katılmamasına rağmen konuyla ilgili, “Kemoterapi ya da radyasyon tedavisinden kaynaklanan zehirlilik durumuna ek olarak, çoğu kadın eğer östrojene duyarlı bir meme kanseri tanısı varsa anti-östrojenlere maruz kalır. Östrojen kaybı da yüksek kalp hastalığı riski ile ilişkilendirilebilir.” açıklamasını yapıyor.
Kalp Hastalığı Riskini Ne Arttırır?
Araştırmanın yöneticilerinden Dr. Daniel de Araujo Brito Buttros ve arkadaşları bu çalışmada 266 kadın katılımcı ile çalıştı. Bunlardan 96’sı meme kanseri tedavisini başarıyla tamamlamış kadınlarken 192’si tamamen sağlıklı ve hiç meme kanseri yaşamamış kadınlardı. Ayrıca tüm kadınlar 45 yaş üzerindeydi ve menopoza girmişti. Bununla birlikte daha önce hiçbirine kardiyovasküler hastalık tanısı konmamıştı.
Araştırmacıların ortaya koyduğu analizlere göre, meme kanseri yaşamamış 45 yaşın üzerindeki kadınlarla karşılaştırıldığında, meme kanseri tedavisi görmüş olan kadınların abdominal obezitenin yanı sıra metabolik sendrom, diyabet, ateroskleroz, hipertrigliseridemi olma ihtimalinin çok daha yüksek olduğu belirlendi.
Bununla beraber bu koşulların tümü kardiyovasküler hastalık gelişimi için en önemli risk faktörleri arasında yer alır. Dahası bu kadınların kardiyovasküler olaya bağlı ölüm riskinin arttığı da ifade ediliyor. Uzmanlar bu durumu meme kanser teşhisi ile ilişkili ölüm oranları sınıfında değerlendiriyor.
Dr. Pinkerton konuyla ilgili, “Amerika’daki 8 kadından 1’i yani yaklaşık olarak kadınların %12’si yaşamları boyunca invazif meme kanseri geliştirecek. 2019 yılında kadınlarda, tahminen 268.600 yeni invaziv meme kanseri vakası teşhisi konması bekleniyor. Bunun yanı sıra bu yıl 62.930 invaziv olmayan meme kanseri teşhisi konmasını bekliyoruz.” açıklamasını yapıyor ve sözlerine şu şekilde devam ediyor:
“Ocak 2019’dan bu yana Amerika’da meme kanseri öyküsü olan 3.1 milyondan fazla kadın var. Bu rakama şu anda tedavi gören kadınlar ve tedaviyi bitiren kadınlar dahildir.”
Birçok kadın meme kanseri tedavisi görme ihtimaliyle karşı karşıya. Bu yüzden geç yan etkileri ve sağlık riskleri hakkında tavsiyeler almak için doktorlarla görüşmekte fayda var. Böylece bu risklere karşı gerekli önlemler alınabilir.
MedicalNewsToday, Why Do Women Face Higher Heart Disease Risk After Breast Cancer?,2019