Perşembe, Şubat 20, 2025

Bunlara da göz atın

İlgili içerikler

Kalsiyum Nedir? Hangi Durumlar İçin Kullanılır?

Kalsiyum, süt ürünleri gibi birçok gıdada bulunan temel bir besindir. Kemikler ve dişler, insan vücudundaki tüm kalsiyumun %99’undan fazlasını içerir.

Kemikler her zaman kırılır ve yeniden inşa edilir. Kalsiyum bu süreç için gereklidir, ancak vücuttaki kalsiyum konsantrasyonu yaşla birlikte azalma eğilimindedir. Ekstra kalsiyum almak, kemiklerin yeniden yapılanmasına ve güçlü kalmasına yardımcı olur. Kalp , sinirler ve kan pıhtılaşma sistemleri de kalsiyuma ihtiyaç duyar.

İnsanlar genellikle düşük kalsiyum seviyelerinin, kas kramplarının, osteoporozun, kemiklerin yumuşamasının ve PMS’nin tedavisi ve önlenmesi için kalsiyumu ağızdan alırlar. Aynı zamanda yüksek tansiyon, kanser, felç ve diğer birçok durum için de kullanılır, ancak bu diğer kullanımların çoğunu destekleyecek iyi bir bilimsel kanıt yoktur. ABD ve Kanada’da kalsiyum ve D vitamini içeren gıdaların osteoporoz riskini azaltabileceğini belirtmelerine izin verilmektedir.

Kalsiyum Ne İçin Kullanılır?

Hazımsızlık (dispepsi): Kalsiyum karbonatın ağızdan antasit olarak alınması hazımsızlık tedavisinde etkilidir.

Kandaki yüksek potasyum seviyeleri (hiperkalemi): IV ile kalsiyum glukonat verilmesi, yüksek potasyum seviyelerinin neden olduğu kalp problemlerini tersine çevirebilir. IV ürünleri sadece bir sağlık kuruluşu tarafından verilebilir.

Kandaki düşük kalsiyum seviyeleri (hipokalsemi): Kalsiyumun ağızdan ve IV yoluyla alınması, düşük kalsiyum düzeylerini tedavi etmek ve önlemek için etkilidir. IV ürünleri sadece bir sağlık kuruluşu tarafından verilebilir.

Böbrek yetmezliği: Kalsiyum karbonat veya kalsiyum asetatın ağızdan alınması, böbrek yetmezliği olan kişilerde kandaki yüksek fosfat seviyelerini kontrol etmede etkilidir. Kalsiyumun ağızdan alınması da böbrek yetmezliği olan kişilerde kan basıncını düşürmeye yardımcı oluyor gibi görünüyor.

Kortikosteroid adı verilen ilaçlar alan kişilerde kemik kaybı: Kalsiyum ve D vitamininin ağızdan alınması, uzun süreli kortikosteroid ilaçları kullanan kişilerde kemik yoğunluğu kaybını azaltıyor gibi görünüyor.

Aşırı aktif paratiroid (hiperparatiroidizm): Kalsiyumun ağızdan alınması, böbrek yetmezliği olan kişilerde paratiroid hormon düzeylerini ve çok yüksek olan paratiroid hormon düzeylerini azaltır.

Zayıf ve kırılgan kemikler (osteoporoz): Hem diyetten hem de takviyelerden yeterli miktarda kalsiyum tüketmek, kemik kaybını önlemek ve osteoporozu tedavi etmek için etkilidir. Kalsiyumun ağız yoluyla, tek başına veya D vitamini ile alınması da osteoporozlu kişilerde kırıkların önlenmesine yardımcı olur.

Premenstrüel sendrom (PMS): Hem diyetten hem de takviyelerden yeterli miktarda kalsiyum tüketmek, ruh hali değişimlerini, şişkinliği, yiyecek isteklerini ve ağrıyı önemli ölçüde azaltıyor gibi görünüyor.

Kolon kanseri, rektum kanseri: Ağız yoluyla kalsiyum takviyesi almak veya diyetten alımı artırmak kolorektal kanser riskini azaltıyor gibi görünüyor. Ancak düşük D vitamini düzeyine sahip kişiler kalsiyum takviyelerinden fayda sağlamıyor gibi görünüyor.

Doğmamış bebekte artan kemik gücü: Hamilelik sırasında ağızdan kalsiyum takviyesi almak, diyetten kalsiyum alımı düşük olduğunda bebeğin kemik mineral yoğunluğunu arttırır.

Yüksek kan basıncı: Ağızdan kalsiyum takviyesi almak, yüksek tansiyonu olan veya olmayan kişilerde tansiyonu az miktarda düşürüyor gibi görünmektedir.

Kemiklerin yumuşaması (osteomalazi): Kalsiyumun ağızdan alınması, çok düşük kalsiyum alımının neden olduğu kemiklerin yumuşamasını tersine çevirmeye yardımcı gibi görünüyor.

İdrarda yüksek tansiyon ve protein (pre-eklampsi) ile işaretlenmiş bir gebelik komplikasyonu: Günde 1-2 gram kalsiyumun ağızdan alınması, hamileliğe bağlı yüksek tansiyon riskini azaltıyor gibi görünüyor. Yüksek riskli ve düşük kalsiyum seviyelerine sahip olanlarda en yararlı gibi görünüyor.

Çocuklarda genellikle D vitamini eksikliğine (raşitizm) bağlı olarak kemiklerin yumuşaması: Kalsiyumun ağızdan alınması, çok düşük kalsiyum alımı olan çocuklarda kemiklerin yumuşamasını tersine çevirmeye yardımcı gibi görünmektedir.

Diş kaybını önleme (diş tutma): Kalsiyum ve D vitamininin ağızdan alınması yaşlılarda diş kaybını önlemeye yardımcı oluyor gibi görünüyor.

Meme kanseri: Kalsiyumun ağızdan alınması meme kanseri riskini azaltmaz.

Kırıklar: Kalsiyumun tek başına veya D vitamini ile ağızdan alınması, osteoporozu olmayan yaşlı insanlarda kırıkları önlemiyor gibi görünüyor.

Obezite: Kalsiyumun ağızdan alınması kilo vermeye yardımcı olmuyor gibi görünüyor.

Yan Etkileri Nelerdir?

Kalsiyum, günde yaklaşık 1000-1200 mg önerilen miktarlarda kullanıldığında muhtemelen güvenlidir. Kalsiyum, geğirme veya gaz gibi bazı küçük yan etkilere neden olabilir. Ancak kalsiyum, günlük tolere edilebilir üst alım seviyesinin (UL) üzerindeki dozlarda alındığında muhtemelen güvenli değildir. UL, 19-50 yaş arası yetişkinler için 2500 mg ve 50 yaş üstü yetişkinler için 2000 mg’dır. Günlük bundan fazlasını almak ciddi yan etkilere sahip olma şansını artırabilir.

Kalsiyum İçin Uyarılar Nelerdir?

Hamilelik ve emzirme: Kalsiyum, önerilen miktarlarda ağız yoluyla alındığında muhtemelen güvenlidir. Ancak kalsiyum, günlük tolere edilebilir üst alım seviyesinin (UL) üzerindeki dozlarda ağızdan alındığında muhtemelen güvenli değildir. UL, 18 yaşın altındakiler için 3000 mg ve 18 yaşın üzerindekiler için 2500 mg’dır. Daha yüksek dozlar bebekte nöbet riskini artırabilir. Hem diyet hem de ek kalsiyum kaynaklarından toplam kalsiyum alımını dikkate aldığınızdan emin olun. Doktorunuz tarafından reçete edilmediği sürece, takviyelerden günlük 1000-1200 mg’dan fazla kalsiyum almaktan kaçının.

Çocuklar: Kalsiyum, önerilen miktarlarda ağızdan alındığında muhtemelen güvenlidir. Ancak kalsiyum, günlük tolere edilebilir üst alım seviyesinin (UL) üzerindeki dozlarda ağızdan alındığında muhtemelen güvenli değildir. UL, 0-6 aylıklar için 1000 mg, 6-12 aylıklar için 1500 mg, 1-8 yaşlar için 2500 mg ve 9-18 yaşlar için 3000 mg’dır. Çocuklar günlük gereksinimlerini karşılayacak kadar kalsiyum tüketmeli, ancak ekstra kalsiyum tüketmemelidir.

Midede düşük asit seviyeleri (aklorhidri): Mide asidi seviyesi düşük olan kişiler, aç karnına kalsiyum alındığında daha az kalsiyum emer. Asit düzeyi düşük olan kişiler yemeklerle birlikte kalsiyum takviyesi almalıdır.

Kanda çok fazla kalsiyum (paratiroid bezi bozuklukları ve sarkoidozda olduğu gibi): Kalsiyum seviyesinin yüksek olmasına neden olan bir durumunuz varsa kalsiyumdan kaçınılmalıdır. Kalsiyum takviyeleri almak, kalsiyum seviyelerinin daha da artmasına neden olabilir.

Böbrek rahatsızlıkları: Böbrek rahatsızlıkları olan kişilerde kalsiyum takviyesi almak kalsiyum seviyelerini çok fazla artırabilir. Kalsiyum takviyeleri almadan önce bir sağlık uzmanıyla konuşun.

Sigara: Sigara içen kişiler mideden daha az kalsiyum emer ve kalsiyum takviyesi gerektirebilir.

İnme: 5 yıl veya daha uzun süre kalsiyum takviyesi almak, felç geçirmiş kişilerde bunama geliştirme şansını artırabilir. İnme sonrası kalsiyum takviyelerinden kaçınılması gerekip gerekmediğini bilmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Kalsiyum Başka İlaçlarla Etkileşime Girer Mi?

Ceftriaxone (Rocephin): İntravenöz seftriakson ve kalsiyumun birlikte uygulanması, akciğerlerde ve böbreklerde yaşamı tehdit eden hasara neden olabilir. Kalsiyum intravenöz seftriaksondan sonraki 48 saat içinde intravenöz olarak uygulanmamalıdır. Kalsiyum ağız yoluyla alındığında bu etkileşim bir endişe kaynağı değildir.

Dolutegravir (Tivicay): Dolutegravir ile birlikte kalsiyum alınması, dolutegravirin kan seviyelerini azaltabilir. Bu, dolutegravirin etkilerini azaltabilir. Bu etkileşimi önlemek için dolutegravir, kalsiyum aldıktan 2 saat önce veya 6 saat sonra alınmalıdır.

Elvitegravir (Vitekta): Elvitegravir ile birlikte kalsiyum almak, elvitegravirin kan seviyelerini azaltabilir. Bu, elvitegravirin etkilerini azaltabilir. Bu etkileşimi önlemek için elvitegravir, kalsiyum aldıktan 2 saat önce veya 2 saat sonra alınmalıdır.

Antibiyotikler (Kinolon antibiyotikler): Kalsiyum, bazı antibiyotiklerin ne kadar iyi çalıştığını azaltabilir. Bağırsakta kalsiyum, “kinolonlar” olarak bilinen antibiyotiklere bağlanır. Bu, vücudun emdiği bu ilaçların miktarını azaltabilir. Bu etkileşimi önlemek için bu ilaçları kalsiyumdan en az 2 saat önce veya 4 ila 6 saat sonra alın.

Antibiyotikler (Tetrasiklin antibiyotikler): Kalsiyum, bazı antibiyotiklerin ne kadar iyi çalıştığını azaltabilir. Bağırsakta kalsiyum, “tetrasiklinler” olarak bilinen antibiyotiklere bağlanır. Bu, vücudun emdiği bu ilaçların miktarını azaltabilir. Bu etkileşimi önlemek için bu ilaçları kalsiyumdan en az 2 saat önce veya 4 ila 6 saat sonra alın.

Bifosfonatlar: Kalsiyum, vücudun ne kadar bifosfonat emdiğini azaltabilir, bu da bifosfonatların etkilerini azaltabilir. Bu etkileşimi önlemek için bifosfonatları kalsiyumdan en az 30 dakika önce veya günün farklı bir saatinde alın.

Kalsipotrien (Dovonex): Kalsipotrien, D vitaminine benzer bir ilaçtır. D vitamini vücudun kalsiyumu emmesine yardımcı olur. Kalsipotrien ile birlikte kalsiyum takviyeleri almak, kalsiyum seviyelerini çok fazla artırabilir.

Digoksin (Lanoxin): Kalsiyum kalbinizi etkileyebilir. Digoksin, kalbinizin daha güçlü atmasına yardımcı olmak için kullanılır. Kalsiyumun digoksinle birlikte alınması digoksinin etkilerini artırabilir ve düzensiz kalp atışına neden olabilir. Digoksin alıyorsanız, kalsiyum takviyesi almadan önce doktorunuzla konuşun.

Diltiazem (Cardizem): Diltiazem ile birlikte çok miktarda kalsiyum alınması diltiazemin etkilerini azaltabilir.

Levotiroksin (Synthroid): Kalsiyum vücudun emdiği levotiroksin miktarını azaltabilir. Levotiroksin ile birlikte kalsiyum almak levotiroksinin etkilerini azaltabilir. Levotiroksin ve kalsiyum en az 4 saat arayla alınmalıdır.

Sotalol (Betapace): Sotalol ile kalsiyum almak vücudun ne kadar sotalol emdiğini azaltabilir. Sotalol ile birlikte kalsiyum almak sotalolün etkilerini azaltabilir. Bu etkileşimi önlemek için kalsiyumu sotalol aldıktan en az 2 saat önce veya 4 saat sonra alınız.

Verapamil (Calan): Verapamil ile birlikte çok miktarda kalsiyum alınması verapamil’in etkilerini azaltabilir.

Tiazid diüretikleri: Bazı diüretikler vücuttaki kalsiyum miktarını arttırır. Bazı diüretikler ile çok miktarda kalsiyum almak vücutta çok fazla kalsiyum bulunmasına neden olabilir. Bu, böbrek sorunları da dahil olmak üzere ciddi yan etkilere neden olabilir.

Alüminyum: Kalsiyum sitrat, vücudun alüminyum hidroksitten ne kadar alüminyum emdiğini artırabilir. Alüminyum seviyelerindeki bu artış, özellikle böbrek hastalığı olan kişilerde ciddi yan etkilere neden olabilir. Ancak tüm kalsiyum formları bu etkiye sahip değildir. Kalsiyum asetatın alüminyum seviyelerini arttırdığı görülmemektedir.

Lityum: Uzun süreli lityum kullanımı kandaki kalsiyum seviyelerini artırabilir. Kalsiyum takviyeleri ile lityum almak kalsiyum seviyelerini çok fazla artırabilir.

Raltegravir (Isentress): Kalsiyumun birkaç ay boyunca raltegravir ile birlikte alınması raltegravirin kan düzeylerini düşürebilir ve etkilerini azaltabilir. Raltegravir ile birlikte tek bir doz kalsiyum alınması, raltegravirin kan seviyelerini etkilemiyor gibi görünmektedir.

Yüksek tansiyon ilaçları (Kalsiyum kanal blokerleri): Kalsiyum kanal blokerleri, yüksek tansiyon için kullanılan bir ilaç türüdür. Kalsiyum IV ile verildiğinde kalsiyum kanal blokerlerinin etkilerini azaltabilir. Ancak ağız yoluyla kalsiyum takviyesi almak veya kalsiyum içeren gıdaları tüketmek bu etkiye sahip görünmüyor.

Kalsiyum İçin Önerilen Kullanım Dozu Nedir?

Kalsiyum, süt ürünleri, lahana, brokoli ve kalsiyumla zenginleştirilmiş narenciye suları da dahil olmak üzere birçok gıdada bulunan temel bir besindir. Günlük olarak tüketilmesi gereken miktara önerilen diyet ödeneği (RDA) denir. 19-50 yaş arası tüm yetişkinler ve 51-70 yaş arası erkekler için BKİ 1000 mg’dır. 51 yaş ve üstü kadınlar için BKİ 1200 mg’dır. Hamileyken ve emzirirken, BKİ 19 yaşın altındakiler için 1300 mg ve 19 yaş ve üzerindekiler için 1000 mg’dır. Çocuklarda, BKİ yaşa bağlıdır.

Takviyelerde, kalsiyum çoğunlukla yetişkinler tarafından günlük ağızdan 500-1500 mg dozlarda kullanılmıştır. Bir sağlık hizmeti sağlayıcısının gözetimi altında olmadıkça günde 2000-2500 mg’dan fazla almayın. Belirli bir durum için ne tür bir ürün ve dozun en iyi olabileceğini öğrenmek için bir sağlık uzmanıyla konuşun.

Popüler Gönderiler