Osmotik Demiyelinizasyon Sendromu Belirtileri Gösterdi

0
237

Hastaneye çeşitli sağlık sorunları nedeniyle başvuran 50’li yaşlardaki Yerli Amerikalı bir erkek, geçirdiği osmotik demiyelinizasyon sendromu (ODS) sonucu hayatını kaybetti. Alkol kullanımı ve nöbet bozukluğu gibi karmaşık tıbbi geçmişi bulunan hasta, genel halsizlik ve sık düşme şikayetleriyle hastaneye yatırıldı. Hastanın durumu, normonatremik olmasına rağmen kötüleşti ve ODS tanısı konulduktan sonra yoğun bakım ünitesine transfer edildi. Maalesef, 68 gün sonra myelinoliz komplikasyonları nedeniyle yaşamını yitirdi.

Hastanın hastaneye kabulünün ardından mental durum değişikliği, toplum kökenli pnömoni, sepsis ve bakteremi tanıları kondu. Hastane yatışının 23. gününde, hastanın göğsünde yemek sıkışması hissi şikayeti başladı. Beyin MRI taraması, merkezi pontinde osmotik demiyelinizasyon sendromunu doğruladı.

Risk Faktörleri ve Tanı Süreci

Hastanın beslenme yetersizliği, alkolizm, hipoalbüminemi ve ciddi B6 vitamini eksikliği, ODS’ye yol açan başlıca etkenler arasında yer aldı. Bu bulgular, hastanın normonatremik olmasına rağmen ODS geçirmesinin nedenini açıkladı. ODS tanısı konduktan sonra, hasta yoğun bakım ünitesine alındı ve durumunda iyileşme görülmedi.

Hastanın Durumunun Kötüleşmesi

Tanı konulduktan sonra durumunda iyileşme görülmeyen hasta, yoğun bakımda tedaviye alındı. Hastalığın ilerlemesiyle birlikte, hastanın sağlık durumu kötüleşti ve nihayetinde hastane yatışının 68. gününde, myelinoliz komplikasyonları nedeniyle yaşamını yitirdi. Bu vaka, ODS’nin normonatremik hastalarda bile ciddi komplikasyonlara yol açabileceğini göstermektedir.

Önemli Çıkarımlar

• ODS tanısı konan hastalarda beslenme yetersizliği, alkolizm ve vitamin eksikliklerine dikkat edilmelidir.
• Normonatremi varlığında bile ODS riskinin göz ardı edilmemesi gerekmektedir.
• ODS tanısı konulan hastaların yoğun bakımda yakından izlenmesi büyük önem taşımaktadır.

Sonuç olarak, bu vaka ODS’nin karmaşık tıbbi geçmişe sahip hastalarda gelişebileceğini ve ciddi sonuçlar doğurabileceğini ortaya koymaktadır. Bu nedenle, benzer risk faktörlerine sahip hastaların dikkatle izlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması hayati önem taşımaktadır.

Orijinal Makale: S D Med. 2024 Jul;77(7):316-319.