Pilomatrikom Nedir?

0
347

Pilomatrikom, diğer adıyla pilomatriksoma veya Malherbe kalsifiye epitelyoması, genellikle cilt altında meydana gelen iyi huylu bir tümördür. Bu tümörler, saç folikülünün matriks hücrelerinden kaynaklanır ve genellikle çocuklarda ve genç erişkinlerde görülür, ancak her yaşta ortaya çıkabilir. Pilomatrikomlar genellikle iyi huylu olup nadiren malign dönüşüm gösterirler. Ancak, herhangi bir cilt altında kitle fark edildiğinde bir sağlık profesyoneline danışmak önemlidir.

Pilomatrikomun Nedenleri Nelerdir?

Pilomatrikomun kesin nedenleri tam olarak bilinmemektedir, ancak bazı faktörler bu tümörlerin gelişimine katkıda bulunabilir:

CTNNB1 Gen Mutasyonu: Pilomatrikomların birçoğunda, hücre büyümesini ve farklılaşmasını düzenleyen CTNNB1 geninde mutasyonlar bulunmuştur.

Ailesel Yatkınlık: Nadiren de olsa, pilomatrikomlar ailesel yatkınlık gösterebilir ve aile içinde birden fazla kişide görülebilir.

Yaş: Pilomatrikomlar genellikle çocuklarda ve genç erişkinlerde ortaya çıkar, ancak her yaşta görülebilir.

Travma: Bazı durumlarda, cilt veya saç folikülüne yönelik travmanın pilomatrikom gelişimini tetikleyebileceği düşünülmektedir.

Myotonic Dystrophy: Bu genetik kas hastalığı olan kişilerde pilomatrikom riski artabilir.

Gardner Sendromu: Bu sendrom, çeşitli tümörlerin ve poliplerin oluşumuna yatkınlık gösteren genetik bir hastalıktır ve pilomatrikomlar bu sendromun bir parçası olabilir.

Pilomatrikomun Belirtileri Nelerdir?

Pilomatrikomun belirtileri şunlardır:

  • deri altında sert, hareketli kitle
  • genellikle ağrısız kitle
  • kitle üzerinde mavimsi veya kırmızımsı renk değişikliği
  • yavaş büyüme
  • genellikle yüz, boyun ve üst ekstremitelerde bulunma
  • kalsifikasyon (sertleşme) belirtisi

Pilomatrikom Nasıl Teşhis Edilir?

Pilomatrikomun teşhisi için kullanılan yöntemler şunlardır:

Fiziksel Muayene: Doktor, kitlenin boyutunu, şeklini, yerleşimini ve sertliğini değerlendirir. Fiziksel muayene genellikle tanı koymada ilk adımdır.

Dermatoskopi: Deri altındaki kitlenin daha ayrıntılı incelenmesi için kullanılabilir.

Ultrason: Kitlenin yapısını ve içeriğini değerlendirmek için kullanılabilir.

MRI (Manyetik Rezonans Görüntüleme): Daha karmaşık veya büyük lezyonların değerlendirilmesinde yardımcı olabilir.

CT (Bilgisayarlı Tomografi): Özellikle kalsifikasyonları ve çevre dokularla ilişkisini daha iyi gösterebilir.

Biyopsi: Kesin teşhis için kitleden alınan bir örneğin mikroskop altında incelenmesi yapılır. Biyopsi, hücre tipini ve yapısını belirlemeye yardımcı olur.

Histopatolojik İnceleme: Biyopsi örneğinin laboratuvarda histopatolojik olarak incelenmesi, pilomatrikom tanısını doğrulamak için önemlidir.

Pilomatrikom Nasıl Tedavi Edilir?

Pilomatrikomun tedavisi genellikle cerrahi müdahale ile yapılır:

Tam Çıkarım: Tümörün tamamen çıkarılması en yaygın ve etkili tedavi yöntemidir. Cerrahi sırasında tümör ve çevresindeki bir miktar sağlıklı doku çıkarılarak nüks riski azaltılır.

Küçük Kitleler: Küçük ve yüzeyel kitleler lokal anestezi altında çıkarılabilir.

Büyük veya Derin Kitleler: Daha büyük veya derin kitleler genel anestezi altında ve daha dikkatli bir cerrahi teknikle çıkarılabilir.

Lazer Cerrahisi: Bazı durumlarda, lazer cerrahisi küçük pilomatrikomları çıkarmak için kullanılabilir.

Semptomsuz ve Küçük Kitleler: Semptomlara neden olmayan ve küçük boyuttaki kitleler, düzenli olarak izlenebilir ve büyüme veya değişiklik olduğunda cerrahi müdahale yapılabilir.

Cerrahi Sonrası Bakım: Cerrahi işlem sonrası yara bakımı önemlidir. Enfeksiyon riskini azaltmak ve iyileşmeyi hızlandırmak için uygun yara bakımı yapılmalıdır.

Pilomatrikomun Yönetimi Nasıl Olmalıdır?

Pilomatrikomun yönetimi, tümörün özelliklerine, hastanın genel sağlık durumuna ve belirtilere bağlı olarak dikkatli bir şekilde planlanmalıdır:

Fiziksel Muayene ve Görüntüleme: İlk olarak fiziksel muayene yapılmalı ve gerekirse ultrason, MRI veya CT taramaları ile tümörün yapısı değerlendirilmelidir.

Biyopsi: Kesin tanı için biyopsi yapılmalıdır.

Eksizyon Planlaması: Pilomatrikomun cerrahi olarak tamamen çıkarılması genellikle önerilir. Cerrahi müdahale, tümörün büyüklüğüne ve yerleşimine göre planlanmalıdır.

Lokal veya Genel Anestezi: Küçük ve yüzeyel tümörler lokal anestezi ile çıkarılabilirken, daha büyük veya derin tümörler için genel anestezi gerekebilir.

Yara Bakımı: Cerrahi işlem sonrası enfeksiyon riskini azaltmak için uygun yara bakımı yapılmalıdır. Düzenli pansuman ve yara bölgesinin temiz tutulması önemlidir.

Ağrı Yönetimi: Cerrahi sonrası ağrı kontrolü için ağrı kesiciler kullanılabilir.

Düzenli Kontroller: Cerrahi sonrası düzenli doktor kontrolleri yapılmalıdır. Cerrahi alanda herhangi bir nüks veya komplikasyon olup olmadığı izlenmelidir.

Görüntüleme: Gerektiğinde, özellikle nüks şüphesi varsa, ek görüntüleme testleri yapılabilir.

Enfeksiyon: Cerrahi alanda enfeksiyon gelişmesi durumunda, uygun antibiyotik tedavisi uygulanmalıdır.

Keloid veya Skar: Ameliyat sonrası oluşabilecek keloid veya aşırı skar dokusu için dermatolojik tedaviler düşünülebilir.

Hasta Eğitimi: Hastaya, pilomatrikom ve tedavi süreci hakkında bilgi verilmelidir. Bu, hastanın endişelerini azaltabilir ve tedaviye uyumunu artırabilir.

Destek Grupları: Gerekirse, hasta ve ailesi için psikososyal destek ve danışmanlık hizmetleri sağlanabilir.

Lazer Cerrahisi: Bazı durumlarda, özellikle küçük pilomatrikomlar için lazer cerrahisi düşünülebilir.

Kriyoterapi: Kriyoterapi, tümör hücrelerini dondurarak yok etmek için kullanılabilir, ancak bu yöntem pilomatrikom tedavisinde nadiren tercih edilir.