Karaciğer sirozu, bağırsak mikrobiyotasının ve bakteriyel translokasyonun önemli bir rol oynadığı bir hastalıktır. Bu bağlamda, hücresel bakteriyel translokasyonun evrensel bir biyomarkeri bulunmamakla birlikte, presepsin bu alanda potansiyel bir aday olarak değerlendirilmektedir. Yapılan bu çalışma, kan presepsin seviyelerinin siroz durumundaki bağırsak mikrobiyotasıyla olan ilişkisini incelemektedir.
Bu araştırmada, Child-Pugh sınıflandırmasına göre B ve C sınıfı siroz tanısı konmuş 48 hasta ve 15 sağlıklı kontrol yer aldı. Çalışma kapsamında, dışkı mikrobiyomu 16S rRNA gen dizilimi kullanılarak değerlendirildi ve plazma presepsin seviyeleri ölçüldü. Ayrıca, 22 hasta üç ay boyunca probiyotik (Saccharomyces boulardii) tedavisi aldı.
Presepsin Seviyeleri ve Siroz Şiddeti
Çalışma sonuçları, siroz hastalarında presepsin seviyelerinin sağlıklı bireylere oranla daha yüksek olduğunu gösterdi [342 (91-2875) vs 120 (102-141) pg/mL; P = 0.048]. Presepsin seviyeleri yüksek olan hastalar, düşük serum albümin seviyelerine ve yüksek serum total bilirubin seviyelerine sahipti ve Child-Pugh ölçeği ile değerlendirildiğinde siroz şiddetinin daha yüksek olduğu gözlemlendi.
Bağırsak Mikrobiyotası ve Bakteriyel Translokasyon
Yüksek presepsin seviyelerine sahip hastalar, Bacilli ve Proteobacteria (Gammaproteobacteria ve Xanthobacteraceae ve Stenotrophomonas gibi alt taksonlar dahil) gibi bakteriyel translokasyonun ana taksonlarının artmış bolluğuna sahipti. Ayrıca, bağırsak bariyer fonksiyonuna olumlu etkisi olan kısa zincirli yağ asitleri üreten Lachnospiraceae ailesinden bakterilerin bolluğu düşüktü. Presepsin seviyesi, Bacilli ve Proteobacteria’nın göreceli bolluğu ile pozitif, Lachnospiraceae ve Propionibacteriaceae’nin bolluğu ile ise negatif korelasyona sahipti.
Probiyotik Tedavisinin Etkileri
Üç aylık probiyotik tedavisi sonrasında, presepsin seviyeleri yüksek olan grupta Child-Pugh ölçeği ile değerlendirilen siroz şiddetinde belirgin bir azalma gözlendi [9 (8-11) ‘den 7 (6-9) ‘a; P = 0.004], ancak normal presepsin seviyelerine sahip grupta belirgin bir değişiklik olmadı [8 (7-8) ‘den 7 (6-8) ‘e; P = 0.123].
Önemli Çıkarımlar
– Presepsin seviyesi, bağırsak mikrobiyotasındaki bakteriyel translokasyon taksonlarının bolluğu ile doğrudan ilişkilidir.
– Yüksek presepsin seviyeleri, siroz şiddetinin artışı ile ilişkilidir.
– Probiyotik tedavisi, presepsin seviyesi yüksek olan hastalarda siroz şiddetini azaltmada etkili olabilir.
Sonuç
Presepsin seviyesinin, siroz hastalarında bağırsak mikrobiyotasının durumunu ve bakteriyel translokasyonun ana taksonlarının bolluğunu değerlendirmede önemli bir biyomarker olduğu ortaya konmuştur. Bu biyomarker, belirgin bir enfeksiyon olmaksızın, siroz hastalığında bağırsak-karaciğer ekseninin durumunu değerlendirmede ve bağırsak mikrobiyotasına yönelik tedavi kararlarında önemli bir rol oynayabilir.
Orijinal Makale: World J Hepatol. 2024 May 27;16(5):822-831. doi: 10.4254/wjh.v16.i5.822.